Gençler İçin ‘Vazgeçilmezler’ (1. Bölüm)
VivaKi Business Intelligence olarak yürüttüğümüz Street University Araştırması* kapsamında; Türkiye’deki üniversite öğrencilerinin hayatlarındaki “vazgeçilmezlerini” sorguladık. Araştırma katılımcılarına “asla vazgeçemeyecekleri 10 şey” sorularak oluşturulan ve 3 bölümden oluşan raporumuzun birinci bölümünün konu başlıkları: Tüketim Aşkı ve Meta Fetişizmi, Yeme-İçme Ritüelleri ve İletişim/Haberleşme Bağımlılığı.
Raporun ikinci bölümüne ulaşmak için tıklayınız.
Raporun tamamına Campaign Türkiye Dergisi Kasım sayısından ulaşabilirsiniz.
Tüketim Aşkı ve Meta Fetişizmi
Maddi kaynaklar tüm gençler için vazgeçemeyecekleri bir imkanı simgeliyor. Kredi kartlarının sunduğu taksit imkanı özellikle kısıtlı bütçelere sahip olanlar için istediklerini alabilmenin tek yolu. Aynı zamanda nakit para taşımaya gerek duymadan dışarı çıkabilmeleri de kredi kartı kullanımını bir avantaj haline getiriyor. 22 yaşındaki bir kız öğrenci bu konuda “Alışverişi çok seven biri olarak, kredi kartlarım olmadan nasıl yaşardım bilmiyorum.” ifadesini kullanıyor.
Gençlerin koleksiyon yapma, arşivleme, uğurlu kabul etme gibi davranışları ve sahip oldukları objelere duydukları bağımlılık ise meta fetişizmi olarak adlandırılabilir. Birçok öğrenci süs eşyası, CD ve film koleksiyonu yapıyor. Arşivine değer veren 21 yaşındaki bir erkek öğrenci “Hard diskime bir şey olursa ne yaparım bilmiyorum; tüm müzik, film ve fotoğraf arşivim orada.” diye belirtiyor. Diğerlerinde ise sürekli fotoğraf makinasıyla dolaşma, tesbih gibi el oyalayıcı ürünleri taşıma, telefonları ve arabaları gibi kendilerine ait maddelere duyulan aşırı bağlılık, onları çocukları ya da arkadaşları olarak tanımlama gibi davranışlar bu ürünleri bir fetiş olarak gördüklerini gösteriyor. Çok yaygın olmamakla beraber dövme ve piercing de bedenleri üzerinde sürekli taşıyabildikleri birer objeye dönüşüyor.
Yeme-İçme Ritüelleri
Gençlerin vazgeçilmezleri olarak tanımladıkları “yiyecekler” iki ana kategoride toplanıyor; karbonhidrat ve şeker içeren (tatlı) yiyecekler. Büyük çoğunluk gün içinde birkaç kez çikolata ya da gofret gibi tatlıları tüketmeyi tercih ediyor. Seçimlerini yaparken, onlara çocukluklarındaki tatları hatırlatan markaları tercih ediyorlar. Yemek olarak da fast food ya da makarna gibi doyurucu ve hızlı hazırlanan ürünlerden vazgeçemiyorlar. Birçok genç de yeni tatlar denemekten hoşlanıyor ve farklı yemek çeşitlerinin sunulduğu restoran ya da kafelere gitmeyi tercih ediyor.
Herkesin yanında taşıdığı ve sürekli içmeye çalıştığı tek içeçek, su. Bu sayede daha sağlıklı ve zinde olacaklarını düşünüyorlar. Alkolsüz içecekler arasında en popular ürün ise Ice Tea’ler. Farklı aromalara sahip olan Ice Tea’ler, kola gibi gazlı içeceklere göre daha sağlıklı olduğu düşünülerek tercih ediliyor. Çay, ancak Amerikan tipi kahve ya da Ice Tea içmek istemediklerinde bir opsiyon haline geliyor.
Kahve içmek oldukça popüler ve yerleşmiş bir davranış olarak görülüyor. Sabah uyanmak için mutlaka kahveye ihtiyaç duyuyor, kahvenin uyarıcı etkisinden özellikle sınav dönemlerinde yararlanıyorlar. Kahve, onlar için yalnızca enerji veren bir içecek olmaktan fazlasına işaret ediyor. Üzerinde marka logosu bulunan kahve bardakları o kişinin sahip olduğu bir ritüele işaret ediyor.
İletişim ve Haberleşme Bağımlılığı
Mobil telefonlar, doğal olarak, gençlerin olmazsa olmazları arasında yer alıyor. Telefonlar gençlere konfor sağlamanın dışında güven de veriyor. Ulaşılabilir olmak vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Telefonlarına bağımlı hale gelen gençler için en zor şey, telefonlarına bakamadıkları dersler ya da aile yemekleri gibi durumlar. Sık aralıklarla telefonlarını kontrol etmedikçe endişelenmekten kendilerini alıkoyamıyorlar. Akıllı telefon kullanan birçok öğrenci ise çevresiyle iletişim kurarken ulaşmak istedikleri kişiye göre farklı yolları tercih ediyorlar. Ailelerini ararken, arkadaşlarıyla mesajlaşmayı tercih ediyorlar; daha geniş bir gruba ulaşmak için Facebook kullanılırken, hocalarına ya da iş verenlerine ulaşmak için e-mail atıyorlar.
*Street University Araştırması: Belli bir hedef kitlenin tüketim alışkanlıklarını, yaşam şeklini, ilgi alanlarını, yenilikleri nasıl yorumladığını, ürünler, markalar, reklamlar, mecralar hakkındaki görüş ve tutumlarını anlamak amacıyla yapılan online kalitatif bir araştırmadır. Street University Araştırması, Türkiye’nin farklı illerinden her gün online olan ve sosyal medyayı aktif olarak kullanan ABC1 SES grubuna dahil 18-24 yaş arası 40 üniversite öğrencisi ile yürütüldü.