Geçtiğimiz günlerde Google’ın Youtube platformunda hatalı yerleştirilmiş reklamlara ilişkin haberler basında büyük yer aldı. Bu haberlerde uygunsuz içeriklerle birlikte görünen büyük markalara odaklanılmış olsa da bu durum YouTube platformundaki tüm reklamverenleri potansiyel olarak etkiliyor. Publicis Media Exchange(PMX), Google ile konuyu derinlemesine tartıştı

Ana kaygılar ise şu şekilde sıralanıyor:

1. Markanın/Markaların reklamlarının uygunsuz içeriklerde yer alması
2. Reklamverenlerin, uygunsuz içerikleri ve onların üreticilerini istemeden finanse etmesi
3. Bu konu yalnızca İngiltere’yi kapsamıyor. Google’ın politikaları ve operasyonlarının yapısı küresel olup, marka güvenliği kurallarının ihlali (ne kadar katı olursa olsun), dünyanın herhangi bir yerinde gerçekleşebilir.

Google konu ile ilgili tüm sorumluluğu üstlendiğini söyleyerek konudan etkilenen tüm taraflardan özür dilemektedir. Konunun küçük olaylarla sınırlı olduğu vurgulamış, politikalarının ve araçlarının pek çok örnek olayda oldukça iyi işlediğini söylemiş ve uygunsuz içeriklerden etkilenen tüm reklamverenlerin zararlarının tazmin edileceğini açıkça belirtmiştir.

PMX, Google’ın gelecekte tüketicisiyle yeniden güven inşa etme adına, müşterilerinin endişelerini dinlemeye ve bu doğrultuda davranışlarını düzenlemeye ihtiyacı olduğuna inanıyor. Bu amaçla, Google’ın 24 Mart Cuma gününe kadar, marka için güvenli bir ortamı nasıl sağlayacağına ilişkin ikna edici ayrıntıları açıklamasını talep ediyor.

23 Mart 2017 Güncellemesi

Publicis Media Exchange, Publicis Media’daki bütün ajanslar adına müşterilerimizin ihtiyaç ve kaygılarının hızlı ve proaktif bir şekilde yerine getirildiğinden emin olmak için Google ile  marka güvenliği konusunu görüşmeye devam ediyor.

Google, marka güvenliği ortamının nasıl sağlanacağı ile ilgili önemli ve ikna edici ayrıntılara olan taleplerimizi gözden geçiriyor. Bu haftanın sonuna kadar konu ile ilgili alınan tedbirlerin, bütün detaylarının ve uygulamalarının Google tarafından bizlere sağlanmasına talep ettik. Bir sonraki güncellememizde bu önlemlerin başarısını gözden geçirip paylaşacağız.

Bu arada, marka güvenliğini yükseltmesi için ilettiğimiz talepler ışığında Google’ın aldığı acil önlemlerin üzerinde durmak istiyoruz. Önlemler iki başlık altında inceleniyor:

• Politika değişiklikleri ve araçlar
• Mevcut marka güvenliği araçlarını daha etkili hale getirilmesi

Politika Değişiklikleri Ve Araçlar

• Google nefret, onur kırıcı ve rahatsız içeriğe karşı daha sert bir duruş sergilemeye başlıyor. Reklamların ırk, din, yaş, renk, engellilik, cinsel tercih, cinsel kimlik veya ulusal köken temelli belirli bir kişi veya grubu rahatsız edebilecek içeriğe karşı reklam gösterimini engelleyen bir dizi filtre kullanılacağının lansmanını yaptı.
• Videoların sınıflandırılmasını iyileştirmek için Google “machine learning” algoritmalarından yararlanıyor ve 2 saat süren raporlama sonrası rahatsız edici sayılan içerikten reklamların kaldıralacağını belirtiyor.
• Reklamların; çatışma, trajedi veya hassas sosyal konular gibi temaları olan içeriklerde yayınlanmasını önlemek amacıyla Google, ayarlarında güncelleme yapacağını söylüyor. Reklam verenlerin ayrıca bu tarz içeriklere karşı reklam vermeme seçenekleri de mevcut. Google, kampanya ayarlarını kolaylaştırmak için de “duygusal/tuhaf”, “küfür içeren” veya “müstehcen” gibi noktaları hariç tutarak yeni kategoriler de yaratacağını iletiyor.
• Google Preferred de dahil olmak üzere tüm Google ürünlerinde, video ve Youtube seviyesindeki bu ayrıntılı raporlama, kaynakları, incelemeleri ve şeffaflığı daha da genişletmeyi sağlıyor.
• Google, Publicis için önümüzdeki iki hafta süresince 7 gün 24 saat görev yapacak yeni bir küresel bir acil durum prosedürü oluşturacak.

Mevcut Marka Güvenliği Araçlarının Daha Etkili Hale Getirilmesi

• Müşterilerinin güvenlik kaygılarını yok etmek amacıyla Google mevcut araçlarını ve kontrollerini inceleyeceğini belirtiyor.

PMX’in Bakış Açısına Göre:

Google’ın cevabı, gelecekte uygunsuz içeriğin Youtube’dan çok daha hızlı kaldırılacağı yönünde. Bu önlemlerin yerinde olması için Google’ı sürekli sorguluyor olacağız.

Google’ın ötesinde, Publicis çapında kendi içimizde güçlü marka güvenliği sağlama adına kullanılacak teknolojileri, süreçleri ve işlemleri yönetebilme yeteneğine sahibiz. Endüstri ve teknoloji geliştikçe bu sistemleri değerlendirip güncellemeye de devam ediyoruz. Publicis Media isteğe bağlı olarak marka güvenlik protokollerinin tüm ayrıntılarını sağlayabilir. Google ve internet içeriğine erişimin denetlemesi ile olan ilişkimiz, en iyi araçlarımızın ve protokollerimizin tam olarak uygulanmasını sınırlandırıyor. Örneğin, Publicis Media, markanın güvensiz olduğu düşünülen içeriklerde gösterim yapmasını büyük ölçüde en aza indirmek için ön teklifi ve engellemeyi etkin bir şekilde kullanıyor. Google, teklif öncesi algoritmalara izin veriyorken, bloklamaya izin vermiyor.YouTube ise ikisini de izin vermiyor.

Marka itibarını korumak çok önemli olmakla birlikte, uygunsuz içerikle ortaya çıkan reklamların görülme oranının çok düşük olduğunu belirtmek de önemli. Örneğin İngiltere’deki Publicis Media’da olaylara maruz kalma miktarı 3 dolarken ABD’deki Publicis Media’da 73.38 dolar.

Google, yeni politikalar ve daha sıkı filtreler ile vaka oranının daha da düşeceğini söylüyor (Bu önlemler daha önce uygulanmış olsaydı, geçen ay haber kaynağı tarafından işaretlenen 48 videodan 44’ünde reklamların gösterilmemiş olacağını belirtiyor.)

Bununla birlikte, kullanıcı tarafından üretilen içeriği bulunduran sosyal platformlarda, reklamın uygunsuz içeriklerin yanında görünme riski az da olsa her zaman vardır. Her marka sosyal medya platformlarında kitlesel erişim ve hedeflemeyi kullanıp kullanmamayı kendi belirlediği için bu riski göz önünde bulundurmalı. (YouTube, Facebook, Snapchat, Twitter vb. gibi)

Google’ın yeni araçlarının ve politikalarının çoğunun uygulanacağını tahmin ettiğimiz 26 Mart’a kadar, içeriğe duyarlı markaların YouTube ve GDN’deki reklamlarında,  “din” ve “haberlere” karşı geniş bir şekilde engelleyici tedbirler almasını öneriyoruz. Yeni değişikliklerin ve politikaların nasıl bir etkisi olduğunu izlemek için, 5 iş gününün yeterli olduğu 31 Mart tarihini, bir hedef belirleme tarihi olarak öneriyoruz.

Bu konuya ilişkin güncellemeler hakkında tüm müşterileri haberdar ediyor olacağız.