Sosyal Medya Kampanyalarını Batırmanın Beş Yolu
Geribildirimlere değil içinizdeki sese kulak verin, verileri önemsemeyin, bütçenizi tek bir platforma yatırın. Sosyal medya başannızı sekteye uğratmak için bunları yapın.
Aşağıdaki yazı, Seth Simonds’un MediaCat Dergisi Ağustos sayısında yayınlanan Advertising Age yazısıdır.
Bir sosyal medya kampanyasının kolayca başarısız olmasını sağlayabilirsiniz. Ajans dünyasındaki deneyimlerim bana müşterilerin hep aynı hataları yapma eğiliminde olduğunu gösterdi.
Sosyal medya kampanyanızın asla başarılı olmamasını sağlayacak beş yaygın davranış şöyle:
1-) Tüm sosyal medya bütçenizi tek bir platforma yatırın.
Bir sonraki sosyal medya kampanyanızı başlatmadan önce tek bir platform seçin ve diğer platformları öksüz ve yetim bırakın. Her şeyini Facebook’a yatıran ancak diğer platformlara sadece bağlantı göndermekle yetinen şirketler gördünüz mü? Buna birinci sınıf kampanya katletme adımı derler. Hepimiz birimiz için, birimizin ise hiçbir şey umrunda değil.
2-) İçinizden gelen sesle uyuşmayan her türlü stratejiyi reddedin.
Masanın her iki yanında oturan pek kıdemli pazarlamacıların, geleceğin trendlerini keşfetmek şöyle dursun, daha önce işe yarayan kampanyalardan en iyi örneklerinin dışındakilere bile ayıracak çok az zamanları olduğunu düşünürsek, kampanyanızın başarılı olması için içinizden gelen sese güvenmek en emin yoldur. Olaylarla ilgili neler hissettiğinize odaklanın ve verileri önemsemeyin. Siz hiç tweet atmıyorsunuz ki, başkaları niye atacakmış?
3-) Yasalar ve hak yönetimi ile ilgili hususları lansman kapıya dayanıncaya kadar kurcalamayın.
Yetenek görüşmeleri aylarca sürebilir, bu nedenle her şey hazırlanana ve televizyon reklamları prodüksiyon şirketinden gelene kadar bekleyin; kampanyanızın neden Old Spice gibi olmadığını daha sonra sorarsınız. Böylece sınırlı “raf ömrü” olan bir içeriğe kendinizi hapsetmiş olursunuz. YouTube’da 10 milyon kere izlenmiş olsa bile sözleşmeniz sona erince, yani 12 ay sonra kaldırılması gerekecek.
4-) Sadece rakiplerinizin kullandığını gördüğünüz teknolojileri kullanın.
Bir pazarlamacının en az 100 bin doları çöpe atmasınm en etkili yolu budur. Rakibinizin 12 ay önce Facebook’ta açtığı sekme, insanların sekmeleri incelediği döneme ait hoş bir hatıra. Dikkat eksikliği bir sonuçsa şayet, -bazen kriz yönetiminde olduğu gibi- mükemmel sonuçlar elde edeceksiniz.
5-) Kimden gelirse gelsin hiçbir geribildirime kulak asmayın.
Bir sosyal kampanyayı mahvetmenin en etkili yolu budur. Ortaklardan, müşterilerden, satıcılardan veya tüketicilerden gelen her türlü geribildirim bir kulağınızdan girip öbüründen çıksın. Sosyal kampanya sonuçlarını mutlaka ölçmeniz gerekiyorsa, İngiliz edebiyatı öğrencisinin bile çok büyük olduğunu anlayacağı kadar yüksek bir hata marjı olan sezgisel grafiklerle bunu yapın. Hiçbir pazarlamacı sosyal medyada veya başka türden bir kampanyanın başarısız olması için yola çıkmaz. Ama sosyal medya kampanyaları başarısız olmaya devam ediyor. Neden? Çünkü mükemmel içerikleri oluşturmak zordur, farklı bakış açıları elde edebilmek kolay değildir ve karar verme noktasındaki kişiler nadiren işin nasıl yapılacağını bilir.
Asıl firsat aynı şeyleri farklı yapabilmektedir. Her zaman gerçekçi verilere dayanan içeriklere yatırım yapın ve yeniliklere daima açık olun. Sorunlar yaşanır, sinirler bozulur ama markanızı muhteşem bir marka haline getirme fırsatı bir gün mutlaka karşınıza çıkar.
Pazarlamacılar; başarıya giden yolda kendi bacağınıza kurşun sıkmayın.
Kaynak: MediaCat Dergisi – Ağustos Sayısı