Vine ve Instagram fenomenleri yükselişteyken, pazarlamacılar hızla gelişen dijital çağda ünlü desteklerine olan yaklaşımları üzerine tekrar düşünmeliler. Sadece en revaçta olan ünlü ile anlaşmak artık yetmiyor. Publicis Grubu başkanı Maurice Lévy ve dünyaca ünlü DJ David Guetta Cannes Festivali’nde “Marka Yaratmak: Ünlü Destekleri ile Özgünlük ve Etkileyicilik” adlı bir söyleşi yaptılar. İşte söyleşiden birkaç püf nokta:

İnsanlarla kaynaşın: Guetta markasını hayranlarıyla sosyalleşerek kurdu. Kendi deyimiyle onlarla ‘partileme’nin önemini vurguladı. Markalar ünlüleri sahip oldukları güvenilirliklerden ödünç alarak kullanamaz. Tüketici bir anlaşmanın içten olup olmadığını anlamakta çok hızlıdır. İş kötü örnekler paylaşmaya gelince daha da hızlıdır.

İş birliği anahtardır: David Guetta, kendisinin anlaşmalarında markalar ile karşılıklı iş birliği yaklaşımını dile getirdi. Markalarla anlaşırken bu ortaklığa sadece markanın kendine sunabileceklerine bakarak değil, kendisinin de markaya sunabileceklerini ölçüp tartarak karar verdiğini söyledi. Aynı zamanda markalara ünlülerin içgüdülerine önem vermelerini önerdi. Başarı ve başarısızlık arasındaki farkı bunun yaratabileceğini belirtti.

Bağlantıyı sosyal medya sağlıyor: Facebook’ta yaklaşık 60 milyon hayranı olan ünlü DJ herhangi bir ünlü-marka ilişkisinde sosyal medyanın tamamlayıcı bir parça olmak zorunda olduğunu söyledi. Sosyal medyanın, ünlüler ve hayranlarının iletişiminde en tercih edilen yol olma yolunda ilerlediğini belirtti.

David Guetta için ünlü destekleri hayranlarla aynı seviyede ve bağlantı içerisinde olmakla alakalı. Bu seviye markaların da tam olarak bulunması gerektiği yer.

Kaynak: Pippa Glucklich | Co-CEO, SMG UK